Karar yazarı Mehmet Ocaktan, Türk kültüründe yöneticileri sorgulama, eleştirme kavramlarının olmadığını ifade ederek, ” İslami değerlere bağlı olduğunu iddia edenler de laik-seküler kültüre iman edenler de aynı kutsal davranış kalıplarıyla hareket ederler. Bu yüzden de Müslüman ülkelerin dindarları da laikleri de asla demokrat değildirler.” dedi
Ocaktan, “Ne desek boş bu coğrafyanın mayası böyle” başlıklı köşe yazısına şu sözlerle devam etti:
“21. yüzyılda da bu kutsallık masalları aynen devam ediyor. Bir tarafta Mustafa Kemal üzerinden Kılıçdaroğlu’nu eleştirilemez kutsal bir varlık olarak gören CHP’liler, muhafazakar mahallede ise “Tayyip Erdoğan, Allah’ın bütün vasıfları toplamış bir lider” ve “O bizim için peygamber mesabesindedir” şeklinde adeta buram buram şirk kokan konuşmalar yapan AK Partililer…
Doğal olarak böyle toplumlarda demokrasi sadece görüntü olarak vardır, oysa demokrasi aynı zamanda bir felsefe ve hayat tarzıdır. Haliyle demokrasi kültürünün içselleştirilmediği toplumlarda, geleneksel kültür kodlarının yarattığı kutsallıklar aynen devam etmektedir.
Türkiye dahil bütün Müslüman ülkelerde eleştirel düşünce gelişmeden, bu toprakların kılcal damarlarına kadar sirayet etmiş bulunan ‘tek adamcı’ zihniyet değişmeden demokratik düşüncenin hayat bulması hiç kolay değildir.”